Uzun süredir gündemi işgal den Ergenekon; kavram olarak OrtaAsya Türk kavminin bir mitolojik kurtuluş öyküsü olarak bugüne kadar biline geldi.Rivayete göre adını şu olaydan alır:"Göktürkler, Tatarlarla yaptıkları savaştayenilmişler, hepsi kırılmış, yalnız İlhan’ın oğullarından Kiyan ve Nogüz sağ kalabilmişti.Bir dişi geyik yol gösterici olur ve Türklerin yeniden çoğaldığı Ergenekondenilen etrafı dağlarla çevrili bir yere götürür. Türkler burada yeniden çoğalırve Ergenekon’dan tüm dünyaya yayılır".Rivayet böyle anlatır Ergenekon’u.Ancak savcı Zekeriya Öz denetimin de yakın zaman da parçalı bir dizi operasyonsonucun da farklı bir tanımsal içerik kazandı Ergenekon…
Gerçekleşen bu operasyonlar kapsamın da bilindik birçok isim vebirçok farklı kurumdan, din adamları, iş adamları, siyasetçiler, sanatçılar,sözde bilim adamları, gazeteciler vs… ve de emekli generaller önce gözaltınaalındı sonra tutuklandı. Kuşkusuz bu operasyon birçok ilkleri içinde barındırdığıiçin haklı olarak tüm dikkatleri üzerine çekti ve Türk kamuoyunda adeta depremetkisi yarattı. İlk kez general rütbesinde iki generalin tutuklanması bazıçevrelerce ayrı bir heyecan yarattı.
Bu güne dek bu operasyon kapsamında çok şey yazıldı çizildi.Kendisi gerici ve kirli olan Türk devletinin başbakanı bu operasyonları Avrupaki soğuk savaş döneminde türeyen Ergenekon benzeri yapılanmaların kaderineistinaden temiz eller operasyonu olarak tanımladı. Bu yaklaşım iktidarıneteklerine yapışan çevrelerce derin devletin dağıtılacağı polyanacılığı iletopluma yedirilmek istendi.
Aynı dönemde açılan AKP’yi kapatma davası Ergenekon davası ileatbaşı ilerledi. Gelinen aşamada AKP kapatılmadı ancak laiklik karşıtı odaktanımlaması ile gerekli uyarılar geleneksel iktidar odaklarınca AKP’ye uygunbir dille yapılmış oldu. Açık ki ortada olan karşılıklı hamleler bir iktidarsavaşının somut göstergeleriydi. Ortada olan ne bir temiz eller operasyonu nedemokrasi hamlesi nede bir "laikliği" koruma savaşı idi. Kaldı ki bu savaşın ikitarafının gerçek anlamıyla bu tarz kaygıları olduğunu iddia etmek deyim yerindeise "öküz altın da buzağı aramak" olurdu. Ortada olan sadecekonumlarını korumak için kullanılan toplumca meşru görülecek argümanlar sözkonusu idi.
Gelişmelerin bir ucunda ki Genel Kurmay sürece önceleri sessizkaldı ve tarafsızmış intibası göstermeye büyük bir dikkatle özen gösterdi.Kuşkusuz tartışmaların açıktan ifade edilmese de kamuoyunca tarafı olduğubilinen Türk Genel Kurmayı’nın bu nötr durumunun kendini temiz göstermeçabasının yanı sıra iç ve dış siyasi dengelerle ilintili belirleyici nedenlerivardı. İç siyasette Cumhuriyet mitingleri,22 Temmuz seçimleri vecumhurbaşkanlığı seçimlerin de AKP ye karşı açıktan taraf olan Genel Kurmay; bugüne değin her raunda bertaraf olup itibar kaybetmişti. Ayrıca dış siyasettebulunduğumuz coğrafyanın yakıcılığından TC’nin siyasi bir istikrara ihtiyacınınolması, AKP ye alternatif bir yapılanmanın ise kısa sürede gelişme olanağınınbulunmaması genelkurmayın sessizliğinin başka bir nedeni olarak değerlendirilebilir.Gelişmeler bu aşamada iken derin devletin en azından zayıflayacağını düşünençevreler Genelkurmayca yapılan son açıklamalarla sarsıldı.
Önce Kara Kuvvetleri yeni komutanı Işık Koşaner’in görev teslimtöreninde yapılan açıklamalar ve akabinde Genelkurmay başkanlığı devir teslimtörenin de verilen mesajlar memlekette işlerin yine "eski tas eskihamam" gideceğinin sinyaliydi.Yeni komutanlar uniter devletten Kemalistlaiklik anlayışından taviz vermeyeceklerini net ve keskin bir dille ifadeetmekten geri durmadılar.
Çok geçmeden çiçeği burnunda Genelkurmay başkanı İlker Başbuğselefi Büyükanıt’ın izinden gideceğini ilk fırsatta gösterdi. "iyi paşalara Genelkurmay adına birziyaretçi gönderdi. Ziyaretçi paşanın geçmişi ise ayrı bir muamma konusu oldu Türkmedyasında. Başbakan bu ziyareti "insani bir ziyaret" olarak tanımlayabildi.Oysa kamuoyunca verilen mesaj gayet açıktı tutuklu generaller sahiplenildi vebir Şemdinli tekrarı olacağı havası şimdiden yaratıldı… Anlaşılan o ki Ergenekonda teşhir olmuş unsurlarla sınırlı kalacaktı.
Gelinen aşama daErgenekon ve AKP’yi kapatma davalarından çıkarılacak sonuçları özetlemekgerekirse.
Bir: Ergenekon davası bir temiz eller operasyonu değil iktidarmücadelesinin bir ayağı olarak tanımlanabilir. Eğer bir temiz eller operasyonuolsa idi Kürdistan’da yapılan birçok operasyona değinilir bu suç şebekesinintüm yaptıkları; faili meçhuller yakılan Kürt köyleri teşhir edilir devlet bağlantılarıaçıklanırdı. Böyle olmak şöyle dursun hazırlanan iddianamede bu yönde ciddi birveri bulunmamakla birlikte devlet korunmuş hazırlanan iddianamenin dili suçşebekesi TC devletini aklamak adına büyük bir özenle hazırlanmıştı. Yaşatılantüm acıların sorumlusu olarak "sözde devlet adına çalıştığını iddia edenbir çeteye" atfedilmişti.
İki: Ortada olan açık ki liberal İslamcı AKP ile gelenekseliktidar odağı Genel Kurmayın bir iç iktidar savaşıdır. Bu çatışma gerçekleriaçığa çıkarma mücadelesi değil iktidar için mevzi kazanma çabasıdır. Deşifreolan unsurların yerine kimin yandaşlarının geleceğinin kavgasıdır.
Üç: Geleceksel iktidar odağı Türk genelkurmaylığının statükoyubozmaya demokratik açılımların önünü açmaya hiç mi hiç niyeti yoktur en uygunkoşullarda en ağır dille gerçek yaklaşımını ifade etmekten kaçınmamaktadır.
Dört: Her anlamda gerici AKP hükümetinin sözcüğün gerçekanlamıyla bir demokrasi derdi ve kaygısı yoktur böyle bir kimlikte taşımamaktadır.AKP’nin telaşı iktidar olmanın avantajı ile pastada ki ranttan kendine veyandaşlarına daha büyük bir pay bulabilmektir.
Beş: İki ucu pislik olan sopanın iki ucundan birine yandaşolmak solun, yurtseverlerin tercihi olamaz olmamalıdır. Ancak bu çatışmalarıtakip etmek, çatışmadan doğacak çatlakların üstüne gitmek ve üçüncü bir tarafolarak sürece müdahil olmak zorundadır.