Karzai’nin müzakere etmek isteyen liderlerine güvenlik sağlama öneresini reddeden Taliban, Kabil’i kontrol etmeye yakın olduğunu biliyor…
Görünüşe göre, Afganistan Devlet Başkanı Hamid Karzai iktidardaki günlerinin veya daha bir güzel ifadeyle geriye kalan günlerinin epey sınırlı olduğunu düşünüyor. Bu yüzden çabalarını iktidardan onurunu koruyacak bir şekilde gitmek, Taliban’ı müzakere masasına çekecek bir barış girişimi aramak ve doğal olarak ateşkes üzerine yoğunlaştırmayı seçti.
Taliban Karzai’nin içinde bulunduğu trajedinin yapısının ve Kabil’e dönüşünün an meselesi olduğunun farkında. Bu yüzden Karzai’nin, hükümetle barış görüşmeleri yapma eğiliminde olan liderlerine güvenlik temin etme yönündeki teklifini reddetmekte gecikmedi. Karzai’nin teklifi esasında mantıklı değildi. Zira devlet başkanı daha kendisine koruma sağlayamazken nasıl böyle bir öneride bulunabilir ki? Karzai Kabil’deki karargâhından ancak yoğu Amerikan koruması altında ayrılabiliyor. Ünlü bir Arap atasözünün de dediği gibi, ‘Bir şeyi kaybeden, o şeyi veremez’.
Britanyalı komutan bile ateşkes dedi
Bu noktadan hareketle, Taliban liderinin yardımcısının devlet başkanının önerisine verdiği şu yanıt gayet doğru: “Bizler Afganistan’da güvendeyiz ve Karzai’nin teklifine muhtaç değiliz.” Zira Taliban şu anda neredeyse Afgan topraklarının üçte ikisini kontrolü altında tutuyor ve Kabil’e sadece birkaç kilometre uzakta. Bazı yandaşlarının şu an başkentin bazı asmtlerini tamamen kontrol altına aldıklarını belirten haberler geliyor.
Karzai’nin girişiminin zayıflığı öncelikle Afgan siyasetinde, ikinci olarak da müttefikleri arasındaki rolünün öneminin azalmasında temsil ediliyor. Hatta kendisine yakın bazı isimler ülkedeki kanlı çekişmeyi durduracak bir formüle ulaşmasına karşın iktidarı ve ülkeyi bırakmaya hazır olduğunu tekrarlayıp duruyorlar. Karzai’nin bu tutumu aslında kötü değil. Zira Britanya’nın Afganistan’daki komutanı bile güçlerinin işinin zorluğunu itiraf ettiyse ve bu savaşın kazanılmasının neredeyse imkânsız olduğuna işaret edip Taliban’la müzakere istediyse, başkanlık koltuğundaki bekas ve hayatta kalması noktasında 70 binden fazla NATO askerine dayanan Karzai şartları daha da titizce okuyor, başkanlığının ve ülkesindeki yabancı askeri varlığının sonunun yaklaştığını çok iyi biliyor.
Pakistan’da ciddi uzantısı var
Afganistan Irak gibi değildir.
Nüfusunun ezici çoğunluğu Sünni, Taliban’ın kökenlerinin dayandığı Peştunlar ülkenin en büyük aşireti ve Pakistan içinde de ciddi uzantıları var. Ülkenin dağlık coğrafyası da nihayetinde Taliban savaşçılarının kanlı bir yıpratma savaşı açıp düşmanlarının yenilgisine yol açmalarına destek olmakta.
Taliban ateşkes için müzakerelere başlamak için yabancı güçlerin Afganistan’dan tamamen çekilmesini şart koşuyor. Bu talebinde tamamen haklı. Zira Taliban Afgan gruplarının en güçlüsü ve iktidara dönüşün çok yakın olduğunun farkında. Bu nedenle şartlarını yerine getirmeyen her teklifi ve girişimi reddediyor. Taliban güçlü bir konumda ve zaferi sadece an meselesi.
(Londra’da Arapça yayımlanan Kuds ül Arabi gazetesi, başyazı, 18 Kasım 2008)
Radikal / 22.11.08