Read Time:30 Second

Halaya durur gençler
Türküler çağrıştırır dengbejler
Ve kavalında aşkını arar bir çoban
Tarih yine Mervani’yi anlatır
Mahabat’ın rüzgâr gibi geçen günlerini
Medyamın bayrağı sallanır gök kubbelerde
Anımsarım dedemim
Yoklukla varlık anlatımlarını
Bir bilinmez olur gecelere sığınırım
Geceler koynunda saklar kanayan yaraları
Kan damlar üzerinde uzandığım toprağa
ACIM YOK
İnan bana isyan etmiyorum
Sadece idam merasimlerini hatırladıkça
Gözyaşlarımı içime akıtıyorum.
Kimi zaman
Bedirxan olurum Girit’te sürgünde
Sonra
Şeyh Sait olurum Diyarbakır burçlarında
Pir Sultan olup dağları dolaşırım
Seyit Rıza olup Munzur’a akarım
Ve yeni bir çağda
Agit olur
Teslimiyete ve ihanete kurşun sıkarım
Sultan olup kanatlanırım
Ateşgehlerde yıldızlara dönerim
Sonra
Semalarla gökyüzünü arşınlarım
Ve hayat bana Mazlumca olmayı öğretiyor
Toprak ana gibi bağrıma basarım hatıraları
Mehmet Yamaç